Aşağıda belirtilen seçenekler aracılığıyla veya istediğiniz zaman çerez politikası sayfamızdan seçimlerinizi yönetebilirsiniz. Yaptığınız seçimler, bu tarayıcı için geçerli olacaktır.
Zorunlu Çerezler
İşlevsellik İçin Gerekli Olan Çerezler
Performans ve Analiz İçin Gerekli Olan Çerezler
Hedefleme ve Reklam Çerezleri

YORUM: Pes etmeyen Afrikalılar

-
ABD'deki turnuvada "Rüya Takım" olarak adlandırılan Nijerya, Afrika'nın hayâllerini gerçekleştirmişti.


YORUM: Josh Thomas | ÇEVİRİ: Onur Özgen


Atlanta'da düzenlenen 1996 Olimpiyatları'ndaki futbol şampiyonası, Ronaldo, Raul ve Hernan Crespo gibi genç oyuncuların kupa koleksiyonlarına altın madalya eklemeyi umdukları yıldızlarla dolu bir turnuvaydı.

Ancak son dünya şampiyonu Brezilya ve olimpiyat şampiyonu İspanya favori olarak gösterilmesine rağmen Nijerya'nın 23 yaş altı takımı, Afrika'nın futboldaki ilk olimpiyat altınını kazanmanın bir yolunu bulmuştu.

Hâlbuki Nijerya'nın turnuva hazırlıkları ideal olmaktan çok uzaktı; takımın Hollandalı antrenörü Jo Bonfrere, bir ödeme anlaşmazlığından dolayı beş hafta boyunca görevinden ayrılmış, sonra oyuncular tarafından geri dönmeye ikna edilmişti.

"Oyuncular istediği için geri döndüm, çünkü onlara inanıyorum," diye açıklamıştı geri dönüşünün nedenini Bonfrere. Ve oyuncuları onu ücret artışıyla olmasa da altın madalyayla ödüllendireceklerdi.

İlk olarak Macaristan karşısında elde ettikleri 1-0'lık galibiyetle Bonfrere'nin takımı için turnuva mükemmel başlamıştı. Turnuvadan önce Ajax'tan Inter'e transfer olan ve gelecekte Arsenal'ın kült kahramanlarından birine dönüşecek Nwankwo Kanu'nun Orlando'daki tek golüyle Nijerya maçı kazanmıştı.

Nijerya daha sonra karşılaştığı Japonya'yı da Jay-Jay Okocha'nın son dakikada bulduğu iki golle 2-0 geçmişti. Grubun son maçındaysa Ronaldo'nun tek golüyle Brezilya'ya 1-0 kaybetmişti. Fakat bu yenilgiye rağmen averaj üstünlüğünü elinde bulunduran Nijerya, son Dünya Kupası'nı kazanan takımın bir parçası olan Rivaldo, Roberto Carlos ve Dida gibi oyuncuları kadrosunda bulunduran Brezilya'yı altına almıştı.

Çeyrek finaldeyse gruplarda iki maçını kazanan Meksika'yla karşı karşıya gelen "Rüya Takım", Okocha ve Chelsea'nin sol beki Celestine Babayaro'nun golleriyle maçı rahat bir şekilde 2-0 kazanmıştı.

Afrika'nın bir diğer büyük umudu Gana ise çeyrek finalde Ronaldo'nun iki golüne engel olamadığı maçta Brezilya'ya 4-2 kaybetmişti. Böylece Nijerya, bir kez daha Sambacılarla yarı finalde eşleşmişti.

Georgia'da 80 bine yakın seyircinin önünde oynanan maçın son 15 dakikasına Nijerya 3-1 geride girmişti.

Fakat Victor Ikpeba'nın 78. dakikadaki golü onları yeniden umutlandırmış ve ardından Kanu'nun son dakikadaki golü maçı uzatmalara götürmüştü.

Kanu'nun Brezilya'nın kalbini bir kez daha kıran, ancak her Nijeryalının yüzünde kocaman bir gülümseme yaratan altın golüyse Nijerya'yı finale taşımıştı.

"Bu Nijerya için çok şey ifade ediyor. Nijerya'da futbol bizi bir araya getiren tek şey," diyecekti maçın ardından Okocha. "Ülkemdeki insanlar için, bu belki de hayatlarının en mutlu günü."

Güney Amerika'nın ağır toplarından birini çarpıcı bir şekilde eleyen Nijerya, daha sonra altın madalya için kıtanın bir diğer büyük gücü Arjantin'e gözlerini çevirmişti.

Grup aşamasında yenilgiden kaçınan Arjantin, eleme turlarında ise İspanya ve Portekiz'i rahatça geçmişti.

Bu son iki maçta takımın yıldız santrforu Crespo dört gol atmıştı. Ayrıca kadrosunda Diego Simeone, Roberto Ayala ve Ariel Ortega gibi isimleri barındıran Arjantin, Sanford Stadyumu'ndaki finalde altın madalyayı kazanacağından emindi.

Ancak 90. dakikada Emmanuel Amunike'nin kazananı belirleyen golü Nijerya'nın turnuvadaki bütün hikâyesini özetlemişti.

Arjantin gol pozisyonunun ofsayt olduğu yönünde itiraz ederken, Nijerya ise maçın son düdüğünün çalmasıyla kutlamalara başlamıştı ve Birleşik Devletler'deki 86 bin futbol taraftarı spor tarihinin en büyük "underdog" hikâyelerinden birine tanıklık etmişti.

Brezilya ve Arjantin'e karşı geri dönüşleri gerçekleştirmeden önce, havlu atmayı düşünüp düşünmedikleri Okocha'ya sorulmuştu. Tepkisi ise Nijerya'nın ruhunu mükemmel bir şekilde özetliyordu: "Ah, hayır, hayır, hayır. Biz asla pes etmeyiz. Biz Afrikalıyız."

1996'daki zaferden bu yana, Nijerya'nın 23 yaş altı takımları olimpiyatlarda güçlerinin üzerinde yumruklar atmaya devam ettiler ve 2008'de gümüş, 2016'da bronz madalya kazandılar.

Ancak bir ülkenin hayâllerinin gerçeğe dönüştüğü 1996 turnuvasının değeri paha biçilemezdi.

Kaynak: GOAL.COM Yukarı